33 çeşit kükürtlü bileşik, 17 çeşit aminoasit, potasyum, selenyum ve çinko barındıran sarımsak; damar darlığı ve olası kalp krizini riskini azaltmaktan soğuk algınlığı, nezle, boğaz ağrısı, sinüzit ve bronşit gibi çeşitli rahatsızlıklara neden olan bakterilere karşı savaşmaya kadar birçok fayda sağlıyor.
Sarmısak ın beslenmedeki rolünü ve sağlıktaki önemini anlatan Kıbrıs Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Baş Diyetisyeni Uzman Hatice Baygut; Antik Mısır’dan beri ilaç olarak kullanılan sarımsağın, küçük yapısına rağmen barındırdığı 33 çeşit kükürtlü bileşik, 17 çeşit aminoasit, potasyum, selenyum ve çinko nedeniyle çok önemli bir besin olduğunu belirtti.
1920’lerde İsveçli bilim adamları sarımsağın içerisindeki alliin kimyasalını ayrıştırarak, bu kimyasalın, ezildiğinde, sarımsağın kokusundan ve iyileştirici özelliğinden sorumlu olan allisine dönüştüğünü tespit ettiler. Yapılan çalışmalar, antiseptik ve antibakteriyel etkisi yüzyıllar önce fark edilen sarımsağın etken maddesi olan allisinin; soğuk algınlığı, nezle, boğaz ağrısı, sinüzit ve bronşit gibi çeşitli rahatsızlıklara neden olan bakterilere karşı savaştığını göstermektedir.
Kalbi koruyucu sayısız yararı da bulunan sarımsak; trombositlerin damar duvarında birikip pıhtı oluşturmasını azaltarak, damar darlığı ve olası kalp krizini riskini düşürür. Ayrıca, yapılan kontrollü klinik çalışmalarda, sarımsağın total kolesterolün düşürülmesinde yardımcı etkisi olduğu görülmektedir.
Sarımsağın tüketimiyle ilgili öneriler ve dikkat edilmesi gereken bazı noktalar ise şöyle;
0 comments