Birçok farklı spor dalıyla ilgilenen ve son dönemde de hobi olarak kick boks yapmaya başlayan kız kardeşlerden Gülce Aydın ile keyifli bir spor sohbet gerçekleştirdik. Modayla da yakından ilgilenen Aydın, favori parçalarını, stil ikonlarını ve en sevdiği alışveriş adreslerini de paylaştı.
Son 4 aydır düzenli olarak kick boks yapıyorum. İlk zamanlar haftada iki gün olarak başladığım antrenmanlarımı ilerleme kaydettikçe haftada üçe çıkarttım.
Neden pilates, tenis değil de dövüş sporu olan kick boks? Nasıl başladı bu macera?
Gülce Aydın : Ben sporu bir hobi olarak değil de bir yaşam biçimi olarak görüyorum. Bu nedenle aslında pek çok spora karşı ilgim var. Örneğin çok küçük yaştan itibaren tenis oynuyorum ve yaklaşık altı yıldır da pilates dersleri alıyorum. Son zamanlarda kardeşim Naz ile hem yüksek enerji harcayabileceğimiz hem de keyifli vakit geçirebileceğimiz farklı bir spor arıyorduk ve bu sırada kick boksu denemeye karar verdik. Böylece kick boks da yaptığım sporlar arasına eklenmiş oldu.
Aslında kadınlar pek sıcak bakmazlar bu spora…
Gülce Aydın : Kick boks da aynı futbol gibi toplum tarafından erkeklere özgü görülen sporlar arasında. Ancak bunun yanlış bir yaklaşım olduğunu, bu genel varsayımın aksine kick boksun kadınlar tarafından da tercih edilmesi için pek çok sebep bulunduğunu düşünüyorum. Öncelikle kick boks sayesinde az zamanda oldukça yüksek kalori harcamak mümkün. Bu nedenle yağ yakmak ve kilo vermek isteyen kadınlar için kick boks oldukça iyi bir kardiyo yöntemi. Ayrıca bu spor sayesinde aynı anda pek çok farklı kas grubu çalışıyor ve kadınların genelde şikayetçi oldukları kol, bacak, karın gibi bölgeler çok çabuk şekilleniyor. Bu nedenle Adriana Lima gibi dünyaca ünlü pek çok modelin de form tutmak için tercih ettiği sporların başında kick boks geliyor. Tüm bunların yanı sıra kick boks sayesinde kadınlar kendilerini savunmayı da öğrenmiş oluyor. Bu da insana farklı bir güven veriyor.
Kick boks derslerini aldığım hocam Murat Şirin bu alanda, ülke çapında büyük başarılara imza atmış ve kendi gibi başarılı profesyonel sporcular yetiştiren bir isim. Bu nedenle Murat Hoca’dan ders almak benim için büyük bir şans. Hocam, daha ilk derslerde çok hızlı aşama kaydettiğimi ve bu spora yatkın olduğumu söylemiş olsa da kick boksu sadece hobi olarak yapıyorum. Çocuk yaşta başlasaydım belki profesyonel olarak düşünebilirdim.
Peki şu ana kadar ne gibi faydalarını gördünüz?
Kick boksa başlayalı daha 4 ay gibi kısa bir süre olmasına karşın şimdiden pek çok faydasını gördüm diyebilirim. İlk olarak bu süre içinde vücudum gerçekten forma girdi. Yağ oranım azalırken kas oranımda artış oldu. Bunun yanı sıra kondisyonum da oldukça arttı. İlk başladığım zamanlarda çok çabuk nefes nefese kalırken şimdi çok daha uzun antrenmanları rahat bir şekilde yapabiliyorum. Bunların dışında kick boks sayesinde tüm günün stresini atma fırsatı da buluyorum.
Başka ilgilendiğiniz spor dalları var mı?
Aslında pek çok spor dalına karşı ilgim var. Dediğim gibi küçük yaştan beri tenis oynuyorum ve yaklaşık altı yıldır da pilates yapıyorum. Bunların yanı sıra özellikle havaların güzel oldugu zamanlar açık havada yürüyüş yapmayı çok seviyorum. Yaz aylarında ise yüzme vazgeçilmezim.
Gülce Aydın : Ailem kick boks yapmaya başladığımı öğrendiğinde başta biraz şaşırdı. Çünkü dediğim gibi kick boks genelde erkekler ile anılan bir spor. Ancak ailem benim spora olan ilgimden dolayı oldukça memnun. O yüzden yeni spor dallarını denememi olumlu karşılıyorlar. Zaten benimle birlikte kardeşim Naz da bu spora başladı ve o da şu anda çok memnun.
Her iki soruya da cevabım evet. Arkadaşlarımla buluştuğumuz zamanlarda spordan konu açıldığında ve kick boks yaptığımı duyduklarında oldukça ilgilerini çekiyor. Zamanla aralarında merak edip denemek isteyenler de oldu. Onları çok keyif alarak kick boks yaptığım Life Motion stüdyoya yönlendirdim. Hepsi de çok memnun kaldı. Daha önceden söyledigim gibi kick boksun pek çok faydası var ve bunları çok kısa bir zamanda görmeye başlıyorsunuz. Bu nedenle bu sporu herkese tavsiye ediyorum.
”ONLINE ALIŞVERİŞİ SEVİYORUM”
Modaya ilgili misiniz? Sezon trendlerini nasıl ve nereden takip edersiniz?
Modayla ilgiliyim, yeni trendleri takip etmeyi severim. Sezon trendlerini genelde dergilerden, Instagram’dan, blog’lardan takip etmeye çalışıyorum, ancak bunların içinden sadece kendime yakışanları seçiyorum. Herkes her trende uymak zorunda değil diye düşünüyorum. Bunu bilmek çok önemli.Yoksa sonra moda kurbanı olmak kaçınılmaz oluyor.
Online alışveriş yaptığınız siteler var mı?
Online alışverişi çok seviyorum. Çünkü oturduğunuz yerden istediğiniz her ürüne ulaşmanız mümkün. Üstelik kişiye aradığı her kritere uygun pek çok farklı seçenek sunuyor. Dışarıda saatlerce mağaza mağaza gezip bulamadığınız bir şeyi internet sayesinde sadece birkaç dakikada bulabiliyorsunuz. Bu nedenle online alışverişin çok pratik olduğunu ve alışverişi oldukça keyifli hale getirdiğini düşünüyorum. Net a porter, Saks fifth avenue, Asos ve Lidyana alışveriş yaptığım online sitelerin başında geliyor.
Yaz için gardrobuma kısa üstler, türban saç bantları ve yuvarlak çerçeveli, aynalı gözlükler ekledim. Beyaz bence yazın vazgeçilmez rengi. Bu nedenle her yaz olduğu gibi bu yaz için de alışveriş yaparken ağırlıklı olarak beyaz rengi tercih ettim. Ayrıca yazın aksesuar kullanmayı da çok seviyorum. Bu nedenle yaz için pek çok değişik takı almayı da ihmal etmedim.
Beğeniyle takip ettiğiniz isimler var mı? Sizin stil ikonlarınız kim?
Her kızın annesi onun stil ikonudur. Çünkü küçüklüğümüzden beri annemizden bazı şeyleri görür öğreniriz. Her çocukta annesinin tarzının izi vardır. Annemin stilini çok beğeniyorum. Bunun dışında ünlü isimlerden örnek verecek olursak Chiara Ferragni, Aimee Song, Elle Ferguson beğendiğim ve takip ettiğim isimler arasında.
Gardrobunuzda öne çıkan renkler ve parçalar hangileri?
Gardrobumda öne çıkan renkler kombinlemesi kolay ve doğal renkler. Bunlar arasında da siyah vazgeçilmezim. Her ne kadar kıyafetlerde daha sade renkler tercih etsem de çanta ve ayakkabı seçimlerimde daha iddialı renkler kullanıyorum. Örneğin Valentino Rockstud’un eğlenceli ve renkli modelleri olmazsa olmazlarım. Jeanler ile basic t-shirt ve gömlekler ise kurtarıcılarım.
Naz ile tarzlarımız benziyor fakat farklılıklarımız tabi ki de var. O genelde daha renkli ve iddialı giyinmeyi seviyor. Sanırım benim tarzım ona göre daha sade ve spor.
Kız kardeşler olarak ortak bir gardırobunuz mu var? Beraber kullandığınız ürünler oluyor mu?
Evet, her kız kardeş gibi bizim de ortak kullandığımız eşyalar oluyor. Naz ile ayak numaralarımız aynı ve beden ölçülerimiz de benzer olduğundan bu konuda avantajlıyız. Tabi bu durum bazen aramızda tatlı tartışmalara da yol açabiliyor.
Alışverişe çıktığınızda ‘mutlaka alırım’ dediğiniz bir şey var mı?
Alışverişe çıktığımda mutlaka alırım dediğim bir şey yok. İhtiyacıma göre alışveriş yapmaya özen gösteririm. Ancak ihtiyacım dışında da gözüme çarpan ve çok beğendiğim bir parça olursa onu da almayı ihmal etmem. Özellikle ayakkabılara karşı bir zaafım olduğunu söyleyebilirim.
Ankara’daki favori alışveriş mekanlarım Panora, Next Level ve Kavaklıdere Beymen. İstinye Park ve Zorlu Center ise İstanbul’da tercih ettiğim alışveriş merkezleri. Buraları marka ve ürün yelpazesi geniş olması nedeniyle tercih ediyorum. Ayrıca İstanbul Nişantaşı’ndaki küçük butikleri gezmeyi de çok seviyorum. Bu tarz butiklerden de oldukça orijinal parçalar bulabiliyorsunuz. Yurtdışında alışveriş yapmaktan en çok keyif aldığım yerler arasında ise Londra, Paris ve Milano’yu sayabilirim. Buralarda Türkiye’de olmayan pek çok ürünü bulma firsatı oluyor.
Favori modacınız ve markalarınızı öğrenebilir miyiz?
Favori modacım Karl Lagerfeld. Tasarımları hem model hem de renk olarak bana çok uyuyor. Deri parçalar kullanmayı çok seviyorum. Kendisinin tasarımları da bu yüzden bana hitap ediyor. Marka olarak sadece ayakkabı konusunda bir isim verebilirim. O da Christian Louboutin.
0 comments