“Kutsal bir aileden gelmiş olmanın en önemli işareti bir zeytin ağacının altında doğmuş olmaktır”
Yepyeni bir senenin ilk ayında Ölümsüzlüğün ve Yeniden Doğuşun sembolü olan “Zeytin’in” en içsel manası ile Merhaba demek istedim . Sadece bir Kelime – veya bir sade ifade ile de kalsın istemiyorum aslında. Bizim hayatımızın içerisinde güçlü bir desteği olan bir canlı varlıktan bahsedeceğim.
Öncelikle, 2025 senesi Gökyüzü açısından baktığımızda artık Ruhsal bir dönüşümün içine girdiğimizin bir işaretidir. Kendimizi nasıl dönüştüreceğimiz ve sığ olan her alanımızdan tam anlamıyla nasıl özgürleşmek isteyeceğimiz bir dönemden geçiyoruz. Şimdiki zaman dilimine kadar geldiğimiz nokta bir SEÇİMDİ ! şimdi ve sonrası artık seçim olmaktan çıkıyor bir kabulleniş ile içselleştirme durumuna girmiş oluyoruz.
Meditasyon yapmak ve Kadim bilgilerin doğrultusunda aslında kendimizi bulmak ve dönüştürmek bir ekmek , su kadar ihtiyacımız olacak. Doğa’nın bize vermiş olduğu herşeyin bir dengeden ibaret olduğunu ve bizler için bir nefes açtığını göreceğiz .
Doğanın biz insanlığa sunduğu en güzel hediyelerden biri de Zeytin tabi ki. İnsanlık tarihi boyunca kutsal kitaplarda da çokça değinilen iki ağaçtan biridir. Tüm kutsal kitaplarda zeytin ağacı ; kutsallığın, bolluğun, adaletin, sağlığın, zaferin, refahın, bilgeliğin, Arınmanın ve yeniden doğuşun sembolü olmuştur .
Ezoterik bilgiler ışığında Zeytin ve Zeytin yağının derin bir anlamı vardır ki o da ARINMA ve KUTSAMA için vazgeçilmez bir şey olduğudur.
PEKİ NASIL BİR ARINMA SAĞLAR ?
Özellikle saçlarımız bu konuda bizlere bir destek aslında . Saçlar hipofiz bezi ve yumurtalıklar başta olmak üzere tüm endokrin sistemi için hayati öneme sahiptir. Saç , hormonlar ve vücudun işleyişinde elektromanyetik işleyişi birbirleriyle bağlantılıdır. Saç bilim uzmanı Yogi Bhajan’ın öğrettiği şeylerden biri de – Saçınızı eğer olması gereken tam ve olgun uzunluğa getirirseniz Fosfor , Kalsiyum ve D vitamini üretir. Beynin üst kısmındaki iki kanal yoluyla lenfatik sıvıya ve sonunda omurilik sıvısına girer. Bu iyonik değişimin daha etkili , kalıcı bir hafıza yarattığını ve daha fazla fiziksel enerji verdiğini açıklamıştır.
Antik çağda Hindistan’da yaşamış olan Rishi de Saçlar konusunda özellikle şunu söylemiştir; Rishi Düğümünden bahsederek – “aslında manyetik alanınıza (Auranıza) enerji verir ve beyninizin merkezindeki Epifiz bezini uyarır. Özetle yüksek ruhsal algının gelişmesinde ciddi bir etkendir” demiştir.
Aynı zamanda ünlü bir yazar olan ve benim sıkıca takip ettiğim kişi Mustafa Kaya’da bir kitabında aynen şu cümleyi kurmuştur:
“Güçlü bir antioksidan kaynağı olan zeytin yaprağı , Kanser hücreleriyle savaşarak sağlıklı hücrelerin çoğalmasına yardımcı olmaktadır. Hakiki zeytin yağının 40 günde bir kez saçlarınıza sürün. Zamanla maddi ve manevi etkilerini görürsünüz. Algılarınız değişir” demiştir.
Özetinde de hepimizin net olarak bir algısı oluştu değil mi? Amaç Epifiz Bezini aktif etmektir. Bizi uyandıran yer orası aslında.
PEKİ YOL NE ?
Her ne açıdan bakarsanız da bakın durumlara aslında çözüm hep aynı ışığa çıkıyor. Benim yazılarımdan birinde – Doğa Senin Hıdırellezin–Orada da aynen şu durumu belirtmiştim ; Biz insanlığa verilmiş – aslında Canlı olan her şeye lütfedilmiş olan en önemli şey Doğa’nın kendisidir. Biz Canlılar Doğa’ya tutundukça dönüşüyoruz , güzelleşiyoruz ve var olduğumuzu hissediyoruz.
Katkı bize kendiliğinden geliyor aslında ve bizim o yöne doğru yönelmemiz de bize uzatılan bir zeytin dalı.
Hepinize bu bilgilerin kolaylıkla, keyifle, neşe içinde katkı olmasını diliyorum…
Sevgi ve Işıkla…
Başak Karlı Yılmaz
Astrolog (ISAR CAP.) & Uluslararası Thetahealing ve Jean Adrienne Arınma Teknik Eğitmeni
0 comments